Emek Partisi (EMEP) Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen görüşme yaklaşık bir saat sürdü. EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında, “Türbinlerde yaşanan bu çirkin saldırılar karşısında Leyla Zana’nın yanında olduğumuzu, bu gelişmeleri kınadığımızı belirtmek istiyorum. Kürt sorununun çözümünde demokratik eşit haklara dayalı bir yaklaşımın öne çıktığı, barış kapılarının aralandığı bir dönemde ne yazık ki bu tür çirkin olaylarla karşılaşıyoruz. Bu nedenle Leyla hanımın yanında olduğumuzu, bu tür yakıştırmalara ve olumsuzluklara karşı durduğumuzu vurgulamak isterim. Kamuoyunda son günlerde devam eden tartışmaları hep birlikte izliyoruz. Sürece dair tartışmalar ve komisyonun yaptığı çalışmalarla açıklanan raporlar, önümüzdeki dönemde yeni bir sürecin kapısını aralayacaktır. Ancak bu raporda Kürt halkının taleplerini ve özlemlerini yansıtma noktasında bazı zayıflıkların olduğunu da ifade etmek gerekir. Parti olarak raporumuzu kamuoyuyla paylaştık. Yüzyıllık tarihsel bir sorunun, yaşanan acıların ve çatışmaların sona ermesi için geçmişte olduğu gibi, bugün de yarın da elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Bu sürecin barışla taçlanması ve eşit haklar temelinde sonuçlanması için düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘BARIŞA EN YAKIN ZAMAN DİLİMİNDEYİZ’
DEM Partisi’nden Pervin Buldan ise barışa en yakın zaman diliminde olunduğunu belirtti. Buldan, “Onurlu bir barışın gerçekleşebilmesi için herkesin bu sürece katkıda bulunması gerekiyor. Artık sadece eller değil, gövdeler de taşın altına girmeli. Bu konuda EMEP’in her türlü desteğini bugüne dek gördük. Yaptıkları açıklamalarla yanımızda durduklarını, sürece katkı sağladıklarını her zaman gözlemledik. Gelecekte de bu desteğin devam edeceğine inanıyorum. Çünkü Kürt sorunu ya da demokratikleşme meselesi sadece Dem Parti’yi ya da Kürtleri ilgilendiren bir durum değil. Bu mesele, 86 milyon insanı etkileyen bir konudur. Dolayısıyla herkesin katkısına ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
