Yusuf DEMİR/ANTALYA, (Antalya Olay) – Antalya’da Muratpaşa Belediyesi tarafından bu yıl onuncusu gerçekleştirilen ‘Kaleiçi Old Town Festivali’ kapsamında, tarihi Kaleiçi semtine yönelik tanıtım turları düzenlendi.
Prof. Dr. Tuncay Neyişçi’nin rehberliğinde gerçekleştirilen ‘Kaleiçi Turları’, ‘Bitkileri ile Kaleiçi’, ‘Sokak İsimleri ile Kaleiçi’ ve ‘Gezginlerin Ağzından Kaleiçi’ başlıkları altında toplandı. Yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği turlar, Neyişçi’nin Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sindeki Antalya tarihini anlatmasıyla zenginleşti. Ayrıca, bölgeye dair yaşanmış hikâyeler de katılımcılarla paylaşıldı.
ŞEHRİ ATTALOS KURMADI
Prof. Dr. Neyişçi, Antalya’nın tarihi Kaleiçi semtinin önemine vurgu yaparak, şehrin kurucusunun Attalos olmadığını belirtti. Neyişçi, “Attalos, Side bölgesini işgal ettiğinde Antalya’ya gelerek ticaret için liman yerini belirlemiş, bu süreçte çevre gelişmiştir” dedi.
MISIR’A UN BUĞDAN SEVKİYATI
Semtin ‘Balık Pazarı’ olarak bilinen bölgesinde balık satılmadığını da dile getiren Neyişçi, ‘balık’ kelimesinin İslamiyet öncesi dönemde ‘sığınak’, ‘kale’, ‘şehir’ anlamına geldiğini ifade etti. Bugün ‘Balık Pazarı’ olarak adlandırılan alanda birçok binanın depo olarak kullanıldığını, burada yaşayan tüccarların Anadolu’dan topladıkları buğdayı değirmenlerde öğüttüklerini ve buğday ununu depolarda saklayarak, yat limanından gemilerle Mısır’a sevk ettiklerini anlattı.
ÜÇ ANIT AĞAÇ KALDI
Kaleiçi’ndeki bitki çeşitliliği ve anıt ağaçların da altını çizen Prof. Dr. Neyişçi, “Balık Pazarı alanında bir zamanlar İtalyan Oteli bulunuyordu. Yangın sonucunda otel tamamen yanmış, ancak bahçedeki servi ağacına alevler dokunmamıştır. Antalya’da boyu 35 metreye kadar ulaşan üç anıt servi ağacı kalmıştır” dedi.
EVLERİ RUM USTALAR YAPTI
Neyişçi, tarihi Kaleiçi semtindeki evlerin çoğunun Rum ustalar tarafından tek katlı taş yapılar olarak inşa edildiğini, bazı binaların depo olarak kullanıldığını belirtti. Rum ustaların Antalya’dan göç etmesinin ardından taş evlerin üzerine ahşap katlar eklenerek, ön cephelerin dışa taşırıldığı ve geniş cumbalı odaların oluşturulduğunu anlattı.