Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Burdur Gölü Eylem Planı’nı tanıttı. Bakan Yumaklı, göl kenarında gerçekleştirdiği basın toplantısında Vali Tülay Baydar Bilgihan, AK Parti Burdur milletvekilleri Adem Korkmaz ve Mustafa Oğuz, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ile bir araya geldi. Türkiye’nin küresel iklim değişikliğinin etkilerini yoğun bir şekilde hissettiğine dikkat çeken Bakan Yumaklı, “Son 25 yılda sıcaklıklar, ortalama seviyelerin üzerinde seyrediyor. 2024 yılı sıcaklığı, uzun dönem ortalamasının 1,7 santigrat derece üzerine çıkarak; 15,6 santigrat derece ile son 54 yılın en sıcak yılı oldu. 2025 yılı Temmuz ayı, son 55 yılın en sıcak temmuzu olarak kaydedildi. 2025 yılı yağışları ise, uzun yıllar ortalamasının yüzde 27 altında ve son 52 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Artan sıcaklıklar ve azalan yağış ile birlikte ülkemizde ciddi kuraklıklar yaşanmakta. Bunun sonucunda da su kaynaklarımız azalıyor.” ifadelerini kullandı.

Bakan Yumaklı, göllerin korunması için Ulusal Su Kurulu bünyesinde çeşitli kararlar alındığını belirterek, “Eğirdir, Beyşehir, Akşehir, Eber, Bafa, Burdur, İznik, Seyfe ve Sapanca gölleri için eylem planlarımızı oluşturduk. Bu çerçevede ilk olarak Eğirdir Gölü Eylem Planı’nı kamuoyuna sunduk. Göllerimizin korunması için yürüttüğümüz çalışmaları, belediyeler, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumların katkılarıyla güçlendirdik. Eylem planlarımızı, bilimsel veriler ışığında ve yerinde incelemeler yaparak hazırladık.” şeklinde konuştu.

‘BU GÖL YILDA ORTALAMA 179 MİLYON METREKÜP SU KAYBEDİYOR’
Burdur Gölü’nün hem uluslararası Ramsar Alanı hem de ulusal ölçekte 1’inci derece doğal sit alanı olarak ekolojik açıdan büyük önem taşıdığını vurgulayan Yumaklı, “Burdur Gölü, nesli tehlike altında olan dik kuyrukların kışlama alanı ve endemik tür olan Burdur dişli sazancığının yuvasıdır. Bu göl, biyolojik çeşitlilik açısından kıymetlidir. Ülkemizin 7’nci büyük gölü olan Burdur, kapalı bir havza olup dışa akışı olmayan, buharlaşmanın yoğun olduğu bir tuzlu-sodalıdır. Ancak iklim değişikliği nedeniyle göl, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Burdur Gölü Havzası’ndaki uzun yıllar yağış ortalaması 484 milimetre iken, son 10 yılın 8’inde bu değerlerin altında kalmıştır. Bu yılın 11 ayında ise bu rakam maalesef 304 milimetreye düşmüştür. 1980-2000 yılları arasında ortalama sıcaklık 12,4 santigrat derece iken, bu yıl ortalama sıcaklık 14,2 santigrat dereceye yükselmiştir. 1970’te 857 metre olan su seviyesi 21 metre azalarak bugün 836 metreye inmiştir. Gölün yüz ölçümü ise yarıdan fazla azalarak 250 kilometrekareden 115 kilometrekareye düşmüştür. Bu göl yılda ortalama 179 milyon metreküp su kaybetmektedir. Bu kaybın yüzde 78’i buharlaşmadan kaynaklanmaktadır. Yağışlar ve depolama ile göle giriş yapan su miktarı ise 112 milyon metreküptür. Bu durumda Burdur Gölü’nde yılda 66 milyon metreküp su açığı meydana gelmektedir. Eylem planımızın amacı, bu su açığını azaltarak gölümüzü korumak ve gelecek nesillere taşımaktır.” dedi.
‘YILLIK 50 MİLYON METREKÜP SUYU HAVZAMIZA KAZANDIRMAYI HEDEFLİYORUZ’
Bakan Yumaklı, eylem planı çerçevesinde Burdur Gölü’ne 5 yılda 5,8 milyar liralık yatırım yapılacağını belirtti. Yumaklı, “Bu yatırımla yıllık 50 milyon metreküp suyu göl havzamıza kazandırmayı hedefliyoruz. Eylem uygulamaları genişledikçe, su kazanımımızın artmasını bekliyoruz. Planımız 8 ana eylem ve 35 alt tedbirden oluşmaktadır. İlk olarak ‘Havzada Ekosistem Temelli Entegre Su Yönetimi’ başlığı altında tarımsal su kullanım yönetimi, ilave ve alternatif su kaynaklarına yönelik çalışmalar, su kullanımlarının kontrolü, izleme ve denetimi ile su kalitesine yönelik çalışmalar yapılacaktır. İkinci başlık olan ‘Suyun Etkin ve Verimli Kullanılması’ çerçevesinde sulama tesislerinin yenilenmesi, bazı proje yatırımlarının ertelenmesi, su verimliliği çalışmaları ve eğitim ile farkındalık projelerine odaklanacağız. Üçüncü başlık olan ‘Doğal Kaynakların Korunması’ ile de doğa temelli yaklaşımlarla halk sağlığını olumsuz etkileyen tozumanın azaltılmasına yönelik çalışmalar gerçekleştireceğiz.” şeklinde konuştu.
Bölgedeki basınçlı sulama yöntemlerinin yaygın olarak kullanıldığını belirten Bakan Yumaklı, çiftçilere teşekkür ederek, “Kuraklık şartlarından dolayı modern sulama sistemlerini daha fazla kullanmalıyız. Bu, artık sadece bu bölge için değil, tüm Türkiye için zorunlu hale gelmiştir. Bu nedenle DSİ’nin kapalı basınçlı sulama sistemleriyle sulama yaptığı alanlarda, çiftçilerimizin de modern damlama/yağmurla sulama sistemlerini kullanmalarını zorunlu hale getirecek bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Bunu ilk kez buradan duyuruyorum. Bakanlığımız ve Ziraat Bankası aracılığıyla çiftçilere hem hibe hem de kredi desteği sağlıyoruz ve bu destekleri artırarak sürdüreceğiz. Değerli üreticilerimizden bu finansal kaynaklardan faydalanarak, dam



