Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nda (SETA) gerçekleştirilen ‘Bir Yılın Ardından Suriye: Toparlanma ve Yeniden İnşa’ konferansında önemli açıklamalarda bulundu. Fidan, Suriye’deki çatışmaların sona ermesi, yıkımların önlenmesi ve yerinden edilme sorunlarının yaşanmaması amacıyla Rusya ve İran ile başlattıkları Astana sürecine dikkat çekti. Bu sürecin, diplomatik açıdan örnek alınması gereken bir model sunduğunu belirten Fidan, “Çatışan güçlerin ve destekleyici aktörlerin bir araya gelerek uzlaşı sağlamaları, çatışmaları durdurma adına önemli bir adım. Özellikle kuzeydeki muhaliflerin oluşturduğu alanın korunması için Astana süreci büyük bir rol oynadı” dedi.
Bakan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Putin’in yürüttüğü liderler diplomasisinin önemine de vurgu yaparak, “Eğer bu süreci diplomatik bir ustalıkla yönetmeseydik, kuzeyde yaşayan 5 milyon Suriyeli, Türkiye’ye gelmek zorunda kalabilirdi” ifadelerini kullandı.

‘8 ARALIK TARİHİ BİR GÜN’
Suriye’deki savaşın ateşkesle sona ermesinin önemine dikkat çeken Fidan, “Suriye muhalefetine her zaman ‘Çatışma kısa vadede size bir şey kazandırmaz’ dedim. Rejimin altyapısı çökmüş durumda ve nüfusunun yarısı ülkeden ayrılmış. Bu zulmün karşısında durmak tarihsel bir sorumluluktur” dedi. 8 Aralık tarihinin, Suriye halkı için yeni bir umut ve başlangıç olduğunu belirten Fidan, bu tarihin ardından herkesin ne yapılması gerektiği konusunda kafa karışıklığı yaşadığını ifade etti.

‘TERÖR GRUBUYLA İŞ BİRLİĞİ İÇERİSİNDE OLMASINLAR’
Fidan, Türkiye’nin Şam yönetiminden beklentilerini sıralayarak, “Birincisi, komşu ülkeler için tehdit oluşturmamalılar. İkincisi, terör örgütleriyle iş birliği içinde olmamalılar. Üçüncüsü, Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunmalılar. Dördüncüsü, toplumun tüm kesimlerinin katılımını sağlayarak baskılara son vermelidirler” dedi.
Fidan, “Herhangi bir ülkenin diğerini domine etme çabası, ulusal devletler çağında geçerliliğini yitirmiştir. Bölgedeki sorunları ortaklaşa çözmek için yeni bir iş birliği anlayışına ihtiyaç var” ifadesini kullandı.
‘BELİRSİZLİK KALDIRILMIŞ OLDU’
Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin bölge ülkeleriyle iş birliği yapmasının önemli olduğunu vurgulayarak, “Suriye’de yaşanan kaos, sadece Suriye’yi değil, çevresindeki ülkeleri de tehdit ediyor. 8 Aralık öncesi yaşanan süreç, uluslararası topluma birçok ders vermiştir” dedi. Türkiye’nin, mülteci geri dönüşü konusunda onurlu ve gönüllü bir yaklaşımı benimsediğini de ekledi.
‘HİÇBİR ÜLKEDE 2 SİLAHLI UNSUR OLMAZ’
YPG’nin durumu hakkında da bilgi veren Fidan, “YPG ile Şam yönetimi arasında 10 Mart’ta bir mutabakata varıldı, ancak somut adımlar atılmadı. Türkiye olarak, sorunların diyalog yoluyla çözülmesini savunuyoruz” dedi. Ayrıca, Türkiye’nin Suriye yönetimiyle yakın temas içinde olduğunu belirten Fidan, bölgedeki istikrar için uluslararası toplumun desteğinin önemine dikkat çekti.



