Mesut MADAN/BURDUR, (Antalya Olay) – Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Burdur Gölü Eylem Planı çerçevesinde 5 yılda 5,8 milyar liralık yatırım gerçekleştireceklerini ifade ederek, “Bu yatırımla yıllık 50 milyon metreküp suyu göl havzamıza kazandırmayı hedefliyoruz” dedi.
Bakan Yumaklı, Burdur Gölü Eylem Planı’nı göl kenarında yaptığı basın toplantısında tanıttı. Toplantıya Vali Tülay Baydar Bilgihan, AK Parti Burdur milletvekilleri Adem Korkmaz ve Mustafa Oğuz, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz de katıldı. Yumaklı, Türkiye’nin küresel iklim değişikliğinden büyük bir şekilde etkilendiğini vurgulayarak, “Son 25 yılda sıcaklıklar ortalamanın üstünde seyrediyor. 2024 yılı sıcaklık ortalaması, uzun yıllar ortalamasının 1,7 santigrat derece üzerinde gerçekleşerek 15,6 santigrat derece ile son 54 yılın en sıcak yılı oldu. 2025 yılı Temmuz ayı, son 55 yılın en sıcak temmuz ayı olarak kayıtlara geçti. 2025 yılı yağışları ise uzun yıllar ortalamasının yüzde 27 altında ve son 52 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Artan sıcaklıklar ve azalan yağışlar, kuraklıkları beraberinde getiriyor ve su kaynaklarımızı azaltıyor. Bu bağlamda, göllerimiz de bu durumdan etkileniyor. Ulusal Su Kurulu’nda su kaynaklarımızla ilgili önemli kararlar aldık ve bakanlık olarak Eğirdir, Beyşehir, Akşehir, Eber, Bafa, Burdur, İznik, Seyfe ve Sapanca gölleri için eylem planları hazırladık. Eğirdir Gölü Eylem Planı’nı kamuoyuna duyurduk. Göl çalışmalarımızı, yerinde incelemeler ve bilimsel verilere dayalı olarak gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.
‘BU GÖL YILDA ORTALAMA 179 MİLYON METREKÜP SU KAYBEDİYOR’
Burdur Gölü’nün uluslararası Ramsar Alanı ve ulusal ölçekte 1’inci derece doğal sit alanı olduğunu belirten Yumaklı, “Bu göl nesli tehlike altında olan dik kuyrukların kışlama alanı ve endemik tür Burdur dişli sazancığının yuvasıdır. Biyolojik çeşitlilik açısından büyük öneme sahip olan Burdur Gölü, kapalı havza olması nedeniyle dışa akışı olmayan, buharlaşmanın yoğun olduğu tuzlu-sodalı bir göldür. Ancak iklim değişikliği nedeniyle göl kuraklık tehlikesiyle karşı karşıyadır. Burdur Gölü Havzası’nda uzun yıllar yağış ortalaması 484 milimetre iken, son 10 yılın 8’inde bu değerlerin altında kalmıştır. Bu yılın 11 ayında ise bu rakam 304 milimetreye düşmüştür. 1980-2000 yılları arasında ortalama sıcaklık 12,4 santigrat dereceyken, bu yıl şu ana kadarki ortalama sıcaklık 14,2 santigrat derece olmuştur. 1970 yılında 857 metre olan su seviyesi, 21 metre azalarak günümüzde 836 metreye düştü. Yüz ölçümü ise yarıdan fazla azalarak 250 kilometrekareden 115 kilometrekareye gerilemiştir. Bu göl, yılda ortalama 179 milyon metreküp su kaybetmektedir ve bu kaybın yüzde 78’i buharlaşmadan kaynaklanmaktadır. Göl, yağışlar ve depolamalarla birlikte yılda 112 milyon metreküp su alırken, 66 milyon metreküp su açığı oluşmaktadır. Amacımız bu su açığını kademeli olarak azaltmak ve gölümüzü gelecek nesillere taşımaktır” ifadelerini kullandı.
‘YILLIK 50 MİLYON METREKÜP SUYU HAVZAMIZA KAZANDIRMAYI HEDEFLİYORUZ’
Bakan Yumaklı, eylem planı kapsamında Burdur Gölü’ne 5 yılda 5,8 milyar liralık yatırım yapılacağını vurgulayarak, “Bu yatırımla yıllık 50 milyon metreküp suyu göl havzamıza kazandırmayı amaçlıyoruz. Eylem uygulamaları yaygınlaştıkça, su kazanımımızda da artış bekliyoruz. Planımız 8 ana eylem ve 35 alt tedbirden oluşuyor ve 3 ana başlık altında uygulanacak. İlk olarak ‘Havzada Ekosistem Temelli Entegre Su Yönetimi’ başlığı altında tarımsal su kullanım yönetimi, alternatif su kaynaklarına yönelik çalışmalar ve su kalitesine ilişkin faaliyetleri hayata geçireceğiz. İkinci başlık olan ‘Suyun Etkin ve Verimli Kullanılması’ kapsamında sulama tesislerinin yenilenmesi gibi konulara odaklanacağız. Üçüncü başlık ise ‘Doğal Kaynakların Korunması’ ile doğa temelli yaklaşımlarla halk sağlığını olumsuz etkileyen tozumanın azaltılması üzerinde çalışacağız. Ayrıca basınçlı sulama yöntemlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini belirtmek isterim. Bu bağlamda çiftçilerimize teşekkür ediyoruz. Kuraklık koşulları nedeniyle, modern sulama sistemlerinin kullanımını artırmalıyız. Bu, yalnızca bu bölge için değil, tüm Türkiye için hayati bir konu olmaktadır. Bu nedenle, DSİ’nin kapalı basınçlı sulama sistemleriyle sulama yaptığı alanlarda, çiftçilerimizin de modern damlama/yağmurla sulama sistemlerini kullanmalarını zorunlu hale getirecek bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca, Ziraat Bankası aracılığıyla çiftçilerimize hibe ve kredi desteği sağlamaya devam edeceğiz. Üreticilerimizden, bu finansal kaynaklardan yararlanarak damla veya



