Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (Antalya Olay) – Antalya’nın tarihi Kaleiçi bölgesindeki Tuzcular Mahallesi Paşa Camii Sokak’ta yer alan Balıkpazarı Burcu’nda gerçekleştirilen klima montajı çalışmaları, büyük bir tepkiyle karşılandı. Helenistik döneme kadar uzanan tarihi geçmişe sahip olan bu burcun duvarlarının matkapla delinerek tahrip edilmesi, CİMER’e yapılan bir şikayetle gün yüzüne çıktı.
Kaleiçi, kentin ilk yerleşim merkezi olarak kabul edilirken, tarihi Balıkpazarı Burcu da Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait bir iş yeri olarak uzun yıllardır süs eşyaları satışına ev sahipliği yapıyordu. 2 bini aşkın yıllık geçmişe sahip olan burç, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olmayı sürdürüyor. Ancak, yapılan son incelemeler sonucu burcun duvarlarının klima montajı amacıyla delindiği tespit edildi.
Bir vatandaş tarafından 10 Ekim’de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yapılan şikayette, “Antalya ili Tuzcular Mahallesi’nde bulunan Vakıflar’a ait iş yerinin burcuna klima dış ünitesi takılması, tarihi yapıya zarar vermektedir. Bu uygulama için gerekli işlemler yapılmalı, klima kaldırılmalıdır,” ifadelerine yer verildi.
Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu yetkilileri, burcun duvarlarına klima montajı için herhangi bir başvuru veya izin talebinin yapılmadığını açıkladı. Yapılan incelemelerde, klima montajı için duvarın delinerek kablo kanalları açıldığı ve dış ünitenin burcun taş duvarına metal ayaklarla sabitlendiği tespit edildi. Uzmanlar, bu tür uygulamaların tarihi yapıya geri dönüşü olmayan zararlar verebileceği konusunda uyarılarda bulundu.
Burcun tarihi hakkında bilgi veren Selçuklu tarihi üzerine çalışmalar yürüten Dr. Mahmut Demir, Balıkpazarı Burcu’nun Alaeddin Keykubad tarafından 1226 yılında Antalya’da tahkim ettirilen su hattı üzerindeki bir burç olduğunu belirtti. Kaleiçi’nin ve Balıkpazarı Burcu’nun önemini vurgulayan Demir, “Milattan önce 2. yüzyıl ortalarında Pergamon Kralı 2. Attalos Philadelphus tarafından kurulan bir kent. Bu burç da bu tarihsel sürecin önemli bir parçası,” dedi.
Dr. Demir, Kaleiçi içinde yer alan surların Helenistik dönemden itibaren inşa edilmeye başlandığını, Roma ve Bizans dönemlerinde de tahkim gördüğünü belirtti. Günümüzde ayakta kalan surların dinamik bir yapıya sahip olduğunu ve farklı medeniyetlerin izlerini taşıdığını ifade eden Demir, Balıkpazarı Burcu’nun da bu bağlamda büyük öneme sahip olduğunu dile getirdi.
Burcun geçmişinde bir ana kapı bulunduğunu söyleyen Demir, bu kapının Müslüman ve gayrimüslim mahalleleri arasında geçiş sağladığını belirtti. Balıkpazarı Burcu, hem Selçuklu hem de Osmanlı döneminin izlerini taşıyan önemli bir yapı olarak öne çıkıyor.
Dr. Demir, burcun batı cephesi üzerinde bir kitabe oyuğunun bulunduğunu, bu kitabeyi Alaeddin Keykubad dönemine ait olduğunu ifade etti. “Antalya’nın tarihi ve kültürel hafızasını yansıtan bu burç, korunması gereken önemli bir sembol. Balıkpazarı Burcu, şehrin merkezi konumunda yer alan ve toplumsal hafızada yer edinmiş bir yapı olarak gözümüz gibi korunmalıdır,” şeklinde konuştu. (Antalya Olay)