Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (Antalya Olay) – Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yürütülen rüşvet soruşturması kapsamında tutuklanan iş insanı Fazlı Ateş (52), savcılığa verdiği ifadede, Antalya Emniyet Müdürlüğü’nden uzaklaştırılan ve tutuklanan İlker Arslan’a gönderdiği paraların rüşvet olup olmadığına dair soruya yanıt verdi. Ateş, “Bu para transferleri rüşvet ya da herhangi bir amaçla değildir. Parayı geri alıp almadığımı hatırlamıyorum. Elden ödemiş olabilir. Ödememişse de canı sağ olsun, yakın dostumdur” ifadelerini kullandı.
Antalya Olay’nın ulaştığı bilgilere göre, Ateş, savcılığa verdiği ifadede eğitim hayatını Niğde’de tamamladığını, 1992 yılında Ankara’ya çalışmak için gittiğini belirtti. “Ankara’da 1-2 yıl kadar boş gezdim, sonrasında 2 sene konfeksiyon işinde çalıştım. 1994 yılında tanıştığım C.H. isimli arkadaşımla şirket kurup peyzaj işleri yapmaya başladık. 2019-2020 yılına kadar bu şekilde devam ettik, sonrasında ortaklığı sonlandırdık. Kendi firmamı kurmak için öncesinde aldığım ihalelerden dolayı geldiğim Antalya’yı tercih ettim. Hiç evlenmedim. 4 kardeşiz. Babam emeklidir” dedi.
Ateş, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik ihalelere doğrudan temin ile girdiğini ve kazandığını belirterek, “İlk aldığım ihale Kemer Belediyesi çatı onarım işidir. Şirketim yeni olduğu için ve maddi olarak güçlü olmadığım için belediyenin açık ihalelerine girmezdim. Doğrudan temin olan daha küçük bütçeli ihalelere girerdim. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden veya iştiraklerinden ihale alan herhangi bir şirket/şahsın ihaleyi almasına ya da ihale ile ilgili bir sorununun çözümüne yönelik aracılık etmedim” şeklinde konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik rüşvet soruşturması çerçevesinde serbest bırakılan iş insanı B.Ç.’nin Fazlı Ateş hakkında verdiği ifadeye değinen Ateş, “2019 yılında Gökhan Böcek ile İstanbul’da bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştım. Gökhan Böcek’ten babası ile tanıştırmasını rica etmiştim. Öncesinde belediyeden iş almıştım, yeni dönemde Muhittin Böcek başkan olunca onunla da tanışmak istedim. Başkan ile toplamda 4-5 kez görüşmüşümdür. B.Ç. neden böyle bir ifade verdi bilmiyorum ama beni ateşin içine atmak istemiş. Bu ifade iftiradır, asılsızdır” dedi.
B.Ç.’nin belediyedeki hak edişlerin ödenmesine ilişkin Ateş’e 6 milyon 105 bin lira verdiği, İl Emniyet Müdürü İlker Arslan’ın ihtiyacı olduğunu söyleyerek kendisinden 3 milyon 871 bin lira aldığına yönelik ifadeleri hatırlatılan Fazlı Ateş, “B.Ç.’den 2022 yılında 4,5 milyon TL iş kurmak, sıkıntılarımı gidermek adına borç almıştım. Ödeyemeyince Ankara’daki dairemi onlara verdim. Yine işlerim sıkışınca ödemeleri yapmak için kendisinden 2 milyon elden borç istedim, çalışanı M.A. adına gönderdi. M.A. da hesabından bana parayı gönderdi. Ancak iddia edildiği gibi rüşvet, hak ediş işleri, ödemeler gibi usulsüz işlemlerden kaynaklı almam ya da İlker müdüre para götürmem, para vermem kesinlikle asılsız iftiradır. İlker müdürümün böyle bir talebi olamaz, olmadı da” şeklinde yanıt verdi.
Ateş, belediyeyle iş yapan E.T. adlı iş insanının hak edişlerle ilgili sorunlarını çözmek için görüştüğü hakkında gelen iddialara da yanıt verdi. “İfadesinde sadece doğru olan 2 milyon TL borç aldığım kısımdır. Kesinlikle ihale ya da işi ile ilgili kendisinden aldığım para söz konusu değildir. 20-25 gün kadar sonra işlerimden hak edişlerimden gelen parayla ödemeyi yapmıştım” dedi.
Fazlı Ateş, İlker Arslan ile yaklaşık 30 yıl önce Ankara’da tanıştıklarını belirterek, “Antalya’ya gelmem sonrasında kendisi 2024 yılında Antalya İl Müdürü olarak atanınca muhabbetimiz ilerledi, dost olduk. Ailesini de Antalya’da tanıdım. Eşi benim şirketimde 3 ay kadar 2025 yılında SGK’lı oldu, ancak iş yerim fiilen açık olmadığından kendisi 2-3 kez gelmiştir. Maaş ödemesi olarak 3 ay asgari ücret ödemesi yaptım. 3 ayın sonunda işten ayrıldı” açıklamasında bulundu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi ihalelerinin kendisine verilmesi için İlker Arslan’ın aracılık yapıp yapmadığı sorusuna ise Ateş, “Bu husus kesinlikle gerçek değil, hayal ürünüdür” yanıtını verdi.
Emniyet Müdürü İlker Arslan’a havale ile gönderdiği 250 bin liranın ne ile ilgili olduğu sorulduğunda Ateş, “İlker müdürü yıllardır tanırım. Dostumdur, gerekirse borç veririm, borç alırım. Bu parayı neden gönderdim hatırlamıyorum, ancak borç istemiştir. Ben de göndermişimdir. Kesinlikle başka bir anlam ifade edemez. Elden geri ödemiş olabilir. Ödememişse de canı sağ olsun, yakın dostumdur” dedi.
İlker Arslan’a ait gümrükleme hizmet bedeli olarak yatırılan 997 bin liranın amacının sorulması üzerine Ateş, “O dönem müdür bey yurt dışından araba getirmişti ve gümrükleme işlemi yapılacaktı. Kendisi beni arayarak hesabım müsait ise ödeme yapmamı söyledi. Ben samimiyetimizden dolayı bu parayı gönderdim. Parayı geri alıp almadığımı hatırlamıyorum. Ama dost olarak ödeyip ödememesi benim için çok önemli değildir. Kendisi ile aramızdaki dostluk ilişkisi ileri dereceye geçmiştir. Ancak bu para transferleri kesinlikle rüşvet ya da herhangi bir amaçla değil, dostane para alışverişidir” şeklinde konuştu.
İlker Arslan’ın kızı D.H.A. adına satın alınan ev için 1 milyon 500 bin lira gönderdiğini belirten Ateş, “İlker müdürüm Gölbaşı’ndaki arsasını bana 2 milyona sattı. Bu ticaretten dolayı kendisine 2 milyon lira göndermem gerekiyordu. İlker müdür bana, arsa parasının 1,5 milyon TL’sini, vereceği IBAN numarasına göndermemi söyledi. Ben de ertesi gün bu hesaba parayı gönderdim. Kalan 500 bin TL’yi ise aramızda dostane borç ilişkisi olduğu için önceki zaman verdiklerimizden sulh ettim. Hem arsa alıp yatırım yapmak istedim hem de İlker müdürümün kızına aldığı dairenin ön ödemesini yapması için yardımcı oldum” dedi.
Diğer yandan, Arslan ve Ateş’in ifadeleri, MASAK raporları ve savcılık mütalaası, çelişkili beyanları dikkat çekti. İlker Arslan, ifadesinde Ankara’daki arsasını 5 milyon TL’ye Fazlı Ateş’e sattığını öne sürerken, Ateş ise rakamın 2 milyon TL olduğunu belirtti. Ancak tapu kayıtlarında herhangi bir satış işlemine rastlanmadı. (Antalya Olay)



